'ÇEVRE YÖNETİM SİSTEMİ' YÖNETİM YAKLAŞIMI

Sanofi Türkiye’nin Çevre Yönetim Sistemi Politikası Sanofi’nin tüm faaliyet bölgelerinde uyguladığı Sağlık, Güvenlik ve Çevre Politikası ile uyumludur. Bu politika hem çalışanlarımız hem de iş ortaklarımız için Şirketin uygulamalarına ilişkin bir çerçeve sunmaktadır. 

Bu doğrultuda Sanofi Türkiye, faaliyette bulunduğu bölgede doğal çevrenin korunmasına özen göstermektedir. Etki alanında bu duyarlılığın oluşması ve sürekli gelişmesi için tüm paydaşlarını ve toplumu bilinçlendirmek, hammadde, malzeme ve enerji verimliliğini artıracak çalışmalar yaparak ilgili tüm süreçleri sürekli iyileştirmek hedefleriyle hareket etmektedir. 

Sanofi Türkiye sürdürülebilir bir gelecek için çevrenin korunmasına yönelik tüm yasa ve yönetmeliklere uyarak örnek bir yaklaşım sergilemeyi taahhüt etmektedir.

SANOFI TÜRKİYE ÇEVRE ÇALIŞMALARI

Sanofi’nin öncelikli alanlarından bir tanesi de Çevre Yönetim Sistemidir. Bu çerçevede enerji ve su verimliliği ile atık yönetimi, emisyonların yönetilmesi ve biyoçeşitliliğe etkimizin en düşük düzeye indirilmesine yönelik çalışmalarımız bulunmaktadır. Bu doğrultuda Sanofi’de su, enerji ve atık miktarları yıllık olarak Green sistemine (Sanofi’nin küresel sistemi) girilmektedir. Sanofi tarafından bu değerler takip edilmekte ve tüketimlerin azaltılması için gerekli iyileştirici çalışmalar planlanmaktadır. Bunun yanı sıra çalışanlarımızda çevresel farkındalık yaratma önceliğimiz de bu çalışmalarımızın verimliliğinin artmasında etkili olmaktadır.

Lüleburgaz Fabrikada yıl içinde su tüketiminin birim ambalaj başına 0,64 litrenin altında tutulması, enerji tüketiminin de birim ambalaj başına 0,17 kWh’nın altında tutulması hedeflenmektedir. CO2 ve diğer sera gazı emisyonlarının azaltılması için Sanofi Grubu hedeflerine uygun olarak enerji verimliliği programlarının oluşturulması ve takip edilmesi (Hedef: 0,070 kg CO2/birim ambalaj) sağlanmaktadır. Kullanım suyu için 72 adet güneş panelinin ön ısıtma amacıyla devreye alınması sonucunda CO2 emisyonu yılda 40 ton azaltılmıştır.

Sanofi Türkiye olarak bu sorumluluktan hareketle her yıl düzenli olarak hem Sanofi Merkez hem de Lüleburgaz Fabrika kapsamında çevresel yatırımlar yapılmaktadır. 2018 yılında Sanofi Merkez Ofis ve Lüleburgaz Fabrikada toplam 1.574.782 TL çevresel yatırım yapılmıştır.

ENERJİ VERİMLİLİĞİ

Enerji tüketimlerimiz yıllık olarak Green sistemine (Sanofi global sistemi) girilmektedir. Sanofi tarafından global düzeyde bu değerler takip edilmektedir. Her bir yıl verisi bir önceki yılla karşılaştırılmakta, artışın olmaması için verimliliğin sağlanmasına yönelik yeni çalışmalar planlanmaktadır. 

2018 yılı içinde enerji tüketimini azaltmak için dağıtım merkezimizde farkındalık çalışmaları yapılmıştır. Elektrik düğmeleri üzerine ofis çıkışlarında ‘Lambaların kapatılması” yönünde uyarı etiketleri yapıştırılmıştır. Yemek ve çay molalarında çalışma alanlarındaki aydınlatmalar ilgili alan sorumluları tarafından kapatılmaktadır. Ayrıca çalışma saatleri dışında enerji sarfiyatını engellemek için güvenlik tarafından tüm tesis kontrol edilmektedir. Otopark katlarımızda ise fotoselli aydınlatmalar kullanılmaktadır.

Ayrıca ekolojik sürüşü sağlayarak enerji optimizasyonunu sağlama hedefimiz bulunmaktadır. Bunun için yüz yüze eğitim, uzaktan eğitim ve diğer iletişim materyallerini kullanarak çalışanlarımıza duyurular yapılmakta ve farkındalık oluşturulmaya çalışılmaktadır. Enerji verimliliğini artırmak amacıyla Güvenli Sürüş Asistanı cihazlarımızda ekolojik sürüş ölçümlenmektedir; örneğin yüksek hız, uzun süre rölantide kalmak, start-stop özelliğini kullanmamak, ani fren, ani ivmelenme gibi kriterler ekolojik puanı düşürmektedir. Sürücülerimiz bu özelliklere dikkat ederek araçlarını kullanmaktadırlar. 

EMİSYONLAR

İş gereği uzun yolculuklar yapmak durumunda olan saha çalışanlarımız ve evlerinden ofise her gün gidip gelen ofis çalışanlarımızın yolculukları CO2 salınımına sebep olmaktadır. Ancak sera gazı emisyonumuzu azaltmak için araçlarımıza taktığımız Güvenli Sürüş Asistanlarımız (GSA) lojistik kaynaklı enerji sarfiyatının kontrol altına alınmasına yardımcı olmaktadır. Sera gazı emisyonumuzu sınırlandırmak için kiralama döneminde sahada kullanılan Şirket araçlarımızı seçerken CO2 emisyonu 120gr/km’den küçük olan araçlar değerlendirilmektedir. Bununla birlikte emisyonu artıran aşırı hız, start-stop kullanmamak, aracı uzun süre rölantide kullanmak gibi davranışları engellemek amacıyla araçlarımıza taktığımız Güvenli Sürüş Asistanı cihazlarımızda ekolojik sürüş de ölçümlenmektedir. Bir üst yönetici tarafından kontrole açık olan bu sistemle, çevre politikasını ihlal eden davranışın fark edilmesi durumunda, kişiye yazılı uyarı yapılmaktadır. 595 tıbbi tanıtım sorumlusu çalışanımıza 2018 yılı içerisinde toplam 2.810 adam/saat ekolojik sürüş eğitimi verilmiştir.

Lüleburgaz Fabrika kapsamında ise yine emisyonları azaltmak için Şirket araçlarının seçiminde düşük emisyon değerlerine sahip dizel araçlar tercih edilmektedir. Çalışanların ulaşımı için kullanılan servis araçlarının güzergâhları optimize edilerek mümkün olan en az sayıda araçla en çok çalışanımızın, etkin ve verimli şekilde fabrika ve evleri arasında ulaşımları sağlanmaktadır. Çalışanların seyahatleri kontrol altında tutulmakta ve mümkün olan her koşulda iş toplantılarının telekonferanslar veya video konferanslar aracılığıyla yapılması hedeflenmektedir. Bu amaçla tesis bünyesinde toplantı odalarında görüntülü ve sesli konferans altyapısı oluşturulmuştur.

Lüleburgaz Fabrikada tesisin baca gazlarının doğaya olumsuz etkisini azaltmak için 50 adet çam ağacı ile ağaçlandırma yapılmıştır. Baca gazı emisyon ölçümleri senede bir defa yapılmaktadır ve raporlama döneminde limit dışı durum tespit edilmemiştir. Servis aracı olarak 5 yaşından büyük araçlar kullanılmamakta ve Euro5 motorlu araçlar tercih edilmektedir. Nakliye operasyonları sevkiyat sayısını azaltacak şekilde düzenlenmektedir. Ayrıca nakliye sırasında kullanılan ambalaj malzemelerinin azaltılması yönünde çalışmalar da yapılmaktadır.

Bununla birlikte paydaşlarımızın çevresel etkilerini azaltmalarına yol göstermek amacıyla dağıtım kategorisinde yeni yapılan sözleşmelere Sanofi ‘Davranış Kuralları’ (Code of Conduct) da eklenmektedir. Burada iş güvenliği, çevre ve etik konularında taahhütler yer almaktadır.

YEŞİL IT (BİLGİ İŞLEM BİRİMİ)

Bilgi İşlem Biriminde çevresel etki değerlendirmesi yapılmakta, sonuçlar altı aylık periyotlarda izlenmektedir. Tüm elektronik atıklar (bilgisayarlar, yazıcılar, modemler vb.) lisanslı elektronik atık geri kazanım firmalarına gönderilmektedir. Kâğıt kullanımını azaltmak için çalışmalar yapılmakta, yazıcılardan çıktı alınmasını azaltmak için önlemler alınmaktadır. Yazıcılardan çıkan kartuşlar doluma gönderilmekte, en son kullanım ömrü bitenler ise tehlikeli atık olarak ayrılmakta ve lisanlı tehlikeli atık bertaraf tesisine gönderilmektedir.

BİYOÇEŞİTLİLİĞE ETKİMİZ

Lüleburgaz Fabrikasının projelendirilmesinden itibaren, tesisin bulunduğu çevreye olan etkileri ön plana alınmış ve ilaç sanayiinin yapısına uygun en son teknoloji kullanılmıştır. Modern depolama sistemlerinin uygulandığı fabrikada, yakıt olarak doğal gaz seçilmiştir. Sanofi, üretiminin kalitesinde önemli rol oynayan temiz çevre koşullarını daha da iyileştirmek için büyük çaba göstermektedir.

Üretim alanlarında oluşan tozun atmosfere yayılımını önlemek amacıyla havalandırma sistemlerinde yüksek verimli toz tutucu filtreler kullanılmaktadır. Üretimden çıkan evsel ve endüstriyel atık sular ayrı kanallarda arıtma tesisine gelmekte, burada kimyasal, biyolojik ve ileri arıtma ünitelerinde arıtıldıktan sonra deşarj edilmektedir. İlaç üretiminin hassasiyetinden dolayı üretim esnasında katı atık oluşumu eser miktardadır. Ancak hammaddelerin taşınması için kullanılan kontamine olmamış ambalaj malzemeleri (kâğıt, karton, fıçı, tahta palet vb.) katı atık olarak çıkmaktadır. Söz konusu atıklar, oluştukları andan itibaren ayrı toplanmakta, ilgili endüstrilere gönderilerek geri kazanılmaktadır. Tehlikeli atıklar ise tehlikeli atık geri kazanım ve bertaraf tesislerine gönderilmektedir.

Tesisin 550 m3/gün kapasiteli atık su arıtma tesisi bulunmakta biyolojik, kimyasal ve fiziksel arıtma yapılmaktadır. Düzenli olarak atık su analizleri yapılmakta ve çıkan sonuçlar yasal sınırların altında bulunmaktadır. Tesis faaliyetleri sonucu biyoçeşitlilik üzerine negatif etkide bulunmamaktadır. Tesis alanında 110.000 m2 çim ekili yeşil alan ve 20.000 m2 lik alanda 1.000’den fazla Ligustrum, Ateş dikeni, Ilgın vb. gibi dikilmiş ağaç bulunmaktadır. Bununla birlikte doğal alanların korunması ve geliştirilmesiyle ilgili yürütülmekte olan resmi proje ve kampanyalara katkıda bulunularak destek olunmaktadır.